www.dursunpalut.com
 
  Ana Sayfa
  hakkımda
  fotoğraflar
  yazılarım
  => osmaneli
  => güzeldere şelalesi
  => LBA (lens alma hastalığı)
  => kıyıköy
  foto-bilgi
  İletişim
  foto-hikaye
LBA (lens alma hastalığı)
Karısı sonunda dayanamayıp sordu:
—Sen niçin fotoğraf çekiyorsun?
Ahmet apansız gelen bu soru karşısında şaşırmıştı.Düşündü,düşündü,düşündü…Karısına verecek çok net bir cevap bulamadı.
Sadece hobi olsun diye çekiyorum dese olmazdı; fotoğraf sitelerine göndermek için dese o da olmazdı; yarışmalara da çok fazla katılmıyordu. Karısı bu soruyu neden sormuştu. En son bir lense maaşına yakın  para vermişti, acaba onun için mi soruyordu. Zaten maddi durumları çok da iyi değildi, bir maaş, biri okula giden iki çocuk. Neyse ki kira derdi yoktu. Şimdi kendi kendini sorgulamaya başlamıştı. Tamam, çok para verdim ama taksitle aldım, çocuğun okul taksidi de vardı, doğalgaz parası da çok gelmişti. Bu lensleri neden bu kadar pahalı satıyorlar, off ya… Ama kendisinin tek uğraşı, hobisi bu idi. Sigaraya da zam geldi, bırakamadım gitti şu zıkkımı da. Sahi bu ay arabanın kaskosu da vardı. Lens deyince gözüm bir şey görmüyor ki
Onu bile unutmuşum.
Karısı soruyu tekrarladı:
—Bey, bey sen niçin fotoğraf çekiyorsun?
Ahmet duymadı bile, duyamadı. Yeni bir harddisk almalıydı. Fotoğrafları yükleyecek yer kalmamıştı bilgisayarında. Şu harici hardiskler ne kadardı acaba ? Neyseki bilgisarın son taksidini verecekti bu ay. Sahi niye fotoğraf çekiyordu, bu soru da nerden çıktı şimdi ?
Bari bir-iki ödül almış olsaydı son katıldığı yarışmalardan. Hiç değilse lenslerin bir-iki tanesinin parasını çıkartmış olurdu.
Bu hafta sonu arkadaşları fotoğraf gezisi düzenlemişlerdi, katılsamıydı. Çocuklara da uzun zamandır vakit ayıramıyordu, evde yapılacak işlerde çoğalmıştı. Hafta sonu da hava güzel olacakmış. Bu hafta sonu gönüllerini almak için pikniğe mi gitselerdi ailece. Arkadaşları da Kerpe’ ye gideceklerdi, uzun zamandır da gitmek istiyordu Oraya. Hazır fırsatı bulmuşken…
Çocuğun veli toplantısı bu hafta sonu muydu? Canım zaten dersleri çok iyi toplantıya gitmesek de olurdu.
—Bey, bey dedi. Eşi bu kez omzuna dokunarak.
—Hııı. Efendim hanım bir şey mi dedin?
—sana diyorum yarım saattir, duymuyor musun? Sen niye fotoğraf çekiyorsun diyorum?
 
Ayağa kalktı Ahmet. Portmantodan montunu aldı, çantasını omzuna astı ve anlaşılmaz ruh halini yansıtan bir ses tonuyla:
 
— Bilmiyorum hanım, diyebildi sadece….

LBA= Lens Buying Addiction 


yukarı git
hayat  
  Gidene kal demeyeceksin. ..
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git demek asillere yakışır
Kimseye hak etmediğinden fazla değer verme,
yoksa değersiz olan hep sen olursun...
Düşün...
Kim üzebilir seni senden başka?
Kim doldurabilir içindeki boşluğu,
sen istemezsen?
Kim mutlu edebilir seni,
sen hazır değilsen?
Kim yıkar, yıpratır sen izin vermezsen?
Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
Her şey sende başlar, sende biter...
Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme,
Tükettirme içindeki yaşama sevgisini...
Ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz. ..
Öyle bir hayat yaşadım ki,
cenneti de gördüm cehennemi de.
Öyle bir aşk yaşadım ki tutkuyu da gördüm pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayatı en önden,
kendimi bir sahnede buldum
Oynadım.
Öyle bir rol vermişlerdi ki okudum,
okudum anlamadım.
Kendi kendime konuştum bazen evimde,
hem kızdım hem güldüm halime.
Sonra dedim ki söz ver kendine
Denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin,
Uçmayı biliyorsan düşmeyi de bileceksin,
Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredeceksin.
Öyle hayat yaşadım ki son yolculukları erken tanıdım.
Öyle değerliymiş ki zaman hep acele etmem bundan anladım.

NIETSZCHE
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol